Ankara Life, şehrin iş dünyasına yön veren isimleri ağırlamaya devam ediyor. Organizasyon, danışmanlık, yapımcılık ve turizm alanlarında geniş bir hizmet yelpazesi sunan Yedi24 Şirketler Grubu’nun Kurucusu Ömer Faruk Ünal, sektördeki başarı hikayesini ve geleceğe yönelik hedeflerini bizimle paylaştı. Etkinlik yönetiminden uluslararası projelere uzanan bu yolculukta, organizasyon süreçlerine getirdikleri yenilikçi bakış açısını, seçim kampanyalarındaki stratejik yaklaşımlarını ve Ankara’nın kültürel hayatına katkılarını konuştuk. Keyifli geçen röportajımız sizlerle, iyi okumalar dileriz.
Röportaj: Hatice Şeyma Basut
Ömer Bey, Yedi24 Şirketler Grubu’nu ve sizin bu yolculuktaki rolünüzü biraz tanıyabilir miyiz?
1978 yılında Ankara’da doğdum. Endüstri Mühendisiyim. Organizasyon sektörüne 1998 yılında adım attım. Birçok ulusal ve uluslararası organizasyon, konser ve festivalin yönetimini çeşitli çatı altında gerçekleştirdikten sonra, 2005 yılında Yedi24 Organizasyon şirketini kurarak Yedi24 Şirketler Grubu’nun temelini attık. Ardından danışmanlık ve eğitim alanlarında da faaliyet göstermeye başladık. Zamanla fuar, turizm ve yapım sektörlerini de portföyümüze ekleyerek geniş bir hizmet yelpazesi oluşturduk. Bugün, bir organizasyonun fikir aşamasından tamamlanıp sonuç raporunun yazılmasına kadar olan tüm süreci, kendi profesyonel ekibimizle en yüksek verimlilikle yönetmeye özen gösteriyoruz.
Yedi24, organizasyon, danışmanlık, yapımcılık, turizm alanlarında geniş bir hizmet yelpazesi sunuyor. Bu hizmetleri sunarken, özellikle dikkat ettiğiniz temel prensipler nelerdir? Organizasyon süreçlerinin başarısını nasıl ölçüyorsunuz?
En büyük önceliğimiz, her projede en yüksek kalite standartlarını sağlayabilmek için her detayı titizlikle ele almaktır. Organizasyon süreci, fikir aşamasında başladığında tüm detaylar özenle düşünülüp şekillendiriliyor. Profesyonel ekibimiz, her aşamada mükemmeliyetçi bir yaklaşım sergiliyor. Hatta olası aksaklıklar, henüz fikir aşamasındayken tespit edilip çözülüyor. Organizasyon tamamlandığında, hizmet verdiğimiz kurumlar veya nihai müşterilerimizin etkinlikten memnuniyetle ve yüzlerinde gülümseme ile ayrılması, bizim için ticari başarıdan çok daha öncelikli bir hedeftir. Bu yaklaşım, tüm organizasyonlarımızda bize başarıyı getiren en önemli ayrıcalığımızdır.
Kampanyalar konusundaki uzmanlığınızı biliyoruz. Özellikle seçim kampanyaları konusunda, ulusal ve uluslararası alandaki deneyimleriniz arasında nasıl bir fark görüyorsunuz? Farklı coğrafyalarda çalışmak, strateji ve yaklaşımınızda ne gibi değişikliklere yol açıyor?
Seçim kampanyaları konusunda pek çok başarı hikayemiz bulunuyor. Ulusal ve uluslararası deneyimlerimizdeki farkları, sadece farklı ülkeler arasında değil, bazen aynı ülke içinde bile gözlemliyoruz. Örneğin, Ankara ile Kırıkkale arasında bile seçim kampanyalarının stratejileri farklı olabiliyor. Yerel seçimlerde, aynı ildeki iki ilçede aynı partinin kampanyalarını bile farklılaştırdığımız durumlar oldu. Buradaki en önemli faktör, kampanyasını yürüttüğümüz adayın halk nezdindeki profilidir. Bir adayı %100 tanımadan, hikayesine hakim olmadan, ailesinden iş hayatına kadar her yönünü bilmeden hiçbir kampanyayı kabul etmiyoruz. Başarının en temel kriteri, adayın güvenini kazanmak ve onu, giydiği kıyafetten yaptığı konuşmaya, beden dilinden reklam kampanyasına kadar her açıdan doğru bir şekilde şekillendirerek, onun yalnızca seçmenlerine odaklanmasını sağlamaktır.
Seçim kampanyaları kapsamında, doğru mesajın doğru kitleye nasıl iletileceği konusunda hangi özel teknikleri kullanıyorsunuz? Sosyal medya ve dijital platformların bu süreçteki rolü nedir?
Seçim kampanyaları kapsamında doğru mesajın doğru kitlelere iletilmesi için özel teknikler kullanıyoruz. Bunlar arasında hedef kitle analizi, kişiselleştirilmiş mesajlar ve etkili iletişim kanallarının belirlenmesi yer alıyor. Hedef kitle analizi, seçmenlerin demografik özelliklerini, ilgi alanlarını ve davranışlarını anlamamıza yardımcı olarak, mesajlarımızı her seçmen grubuna özel içeriklerle şekillendirmemizi sağlıyor. Ayrıca, mesajlarımızı iletmek için en etkili iletişim kanallarını belirleyerek kampanyanın başarısını artırıyoruz.Günümüzde en önemli iletişim araçlarından biri sosyal medya ve dijital platformlardır. Bu platformlar, geniş kitlelere hızlı ve etkili bir şekilde ulaşmamıza olanak tanırken, seçmenlerle doğrudan etkileşim kurmamızı ve geri bildirim almamızı sağlıyor. Dijital platformlar üzerinden yapılan reklamlar ve içerik paylaşımları, kampanyanın görünürlüğünü artırarak seçmenlerin ilgisini çekiyor. Aynı zamanda, sosyal medyanın sağladığı etkileşim ve paylaşım gücü sayesinde kampanya mesajlarımız daha geniş kitlelere ulaşarak viral hale gelebiliyor.
Bu yaz özellikle Ankara’da konser organizasyonları planladığınızı duyduk. Başlayacağınız konser çalışmalarına dair detayları paylaşır mısınız? Bu alanda Yedi24’ün nasıl bir yenilik veya farklılık getireceğini düşünüyorsunuz? Organizasyonel açıdan hangi unsurlara odaklanacaksınız?
Evet, çalışmalarımız şu an devam ediyor. Şu aşamada detaylı bilgi vermek doğru olmaz ancak başta Ankara olmak üzere birçok ilde eş zamanlı konserler planlıyoruz. Organizasyon süreci oldukça kapsamlı; finansmandan tasarıma, teknik detaylardan seyirci memnuniyetine kadar her aşamayı titizlikle ele alıyoruz. Kolay bir iş değil, ancak tüm detayları en iyi şekilde şekillendirmek için yoğun bir çalışma yürütüyoruz. Emin olun, Ankara bu alanda hak ettiği kaliteye kavuşacak.
Yedi24’ün gelecekteki hedefleri nelerdir? Bu hedeflere ulaşmak için hangi adımları atmayı planlıyorsunuz?
Yedi24 Şirketler Grubu olarak, başarılarımızın temelinde güçlü bir ekip çalışması ve sürekli yenilik arayışımızın olduğunu vurgulamak isterim. Gelecekte de aynı azim ve kararlılıkla çalışarak hem ulusal hem de uluslararası alanda daha büyük projelere imza atmayı hedefliyoruz.Marka sahibi olduğumuz ve Türkiye’nin en büyük organizasyonlarından biri olan İstanbul Finans Zirvesi’nin (IFS) 10. sunu başarıyla gerçekleştirdik. Başlangıçta bir hayal olarak yola çıktığımız bu zirve, bugün dünya çapında sonuçları merakla beklenen bir organizasyon haline geldi. IFS, BeforeCOP ve IWEF gibi uluslararası organizasyon markalarımızı artırarak ülkemizi küresel zirvelerin merkezi haline getirmek en büyük hedeflerimizden biri. Aynı zamanda, başkentimiz Ankara’yı dünya çapında bilinen organizasyonların merkezi konumuna taşımak da önceliklerimiz arasında yer alıyor.
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Öncelikle bu röportaj fırsatını sunduğu için Ankara Life dergisine teşekkür ederim. Sizin aracılığınızla, başta aileme, ailemden farksız gördüğüm ekip arkadaşlarıma ve bu yolda bize destek olan tüm iş ortaklarımıza ve müşterilerimize içten teşekkürlerimi sunuyorum.